NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عُبَيْدُ
اللَّهِ بْنُ
مُعَاذٍ
حَدَّثَنَا
أَبِي
أَخْبَرَنَا
شُعْبَةُ عَنْ
قَتَادَةَ
أَنَّهُ
سَمِعَ
مُطَرِّفًا
عَنْ
مُعَاوِيَةَ
بْنِ أَبِي
سُفْيَانَ عَنْ
النَّبِيِّ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فِي لَيْلَةِ
الْقَدْرِ
قَالَ
لَيْلَةُ
الْقَدْرِ لَيْلَةُ
سَبْعٍ
وَعِشْرِينَ
Muâviye b. Ebî Süfyân'dan
rivayet edildiğine göre,
Nebi (s.a.v.);
"Kadir gecesi yirmi yedinci gecedir" buyurmuştur.
İzah:
Beyhakî,
es-Sünenii'l-kıibrâ, IV, 312.
Bu hadis-i şerif,
"kadir gecesi, ramazanın 27. gecesidir” diyen cumhûr-u ulemânın delilidir.
Şafiî ulemâsının ekserisi bu görüşte olduğu gibi Ahmed b. Hanbel de bu
görüştedir. Ebû Hanife'nin bu görüşte olduğuna dair de bir rivayet vardır.
Ashab-ı kiramdan Ubeyy b. Ka'b, Kadir gecesinin bu gecede olduğuna kesinlikle
inanırdı ve 1378 numaralı hadis-i şerifte de geçtiği gibi Kadir gecesinin bu
gecede olduğuna yemin ederdi. Bu gecenin Kadir gecesi olduğunu ifâde eden
hadislerin çokluğu sebebiyle ilim adamlarının pek çoğu 27. gecenin Kadir gecesi
olması ihtimalinin kuvvetli olduğuna hükmetmişlerdir. Beyhakî'nin İbn Abbas'tan
rivayet ettiği bir hadiste, "Bir adam Nebi (s.a.v.)'e gelerek: Ey Allah'ın
Resulü, ben hasta ve yaşlı bir adamım (her gece namaz kılamıyorum), bana bir
gece söyle de hiç olmazsa o geceyi ihya edeyim belki Allah o gecede Kadir gecesini
ihya etmemi mümkün kılar, dedi. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.v.):
"Yedinci geceye
sarıl" buyurdu denilmektedir.[Beyhaki, es-Sünenu'l-kübrâ, IV, 313; Ahmed
el-Bennâ, el-Fethü'r-Rabbanî, X, 288.] Muhammed b. Nasr'-ın Kiyamü'1-leyl isimli
eserinde de rivayet edilen bu hadisin sonunda şu cümleler de bulunuyor:
"Resûlullah (s.a.v.) ayın yarım çanak şeklinde doğduğu geceyi hanginiz
hatırlıyor?" diye sordu da Ebu'l-Hasen el-Fârisî.
- O gece 27. gecedir.
Gerçekten 27. gecede ay bu şekilde doğmuştu, diye cevab verdi."
Beyhakî'nin bu
hadisinde söz konusu olan hasta ve yaşlı olan kişi Kadir gecesinin ramazanın
son on gecesinde olduğunu Resûl-i Ekrem'den işitmiş fakat zayıflığı ve
hastalığı sebebiyle bu on geceyi ihya etme gücünü kendinde göremediği için
Kadir gecesinin isabet ettiği geceyi kendisine lütfen haber vermesini rica
etmiş ve Resûl-i Ekrem Efendimiz de ramazan-ı şerifin son on gece içerisindeki
yedinci geceyi yani yirmi yedinci geceyi ihya etmesini tavsiye
etmiştir."[Ahmed el-Bennâ, Bulûğu'I-Kınanı min Esrâri'l-Fethi'r-Rabbanî,
X, 288.]
Taberânî ve Beyhakî'nin
İbn Mes'ud'dan rivayet ettikleri bir hadis de şu mealdedir: "İbn Mes'ud
dedi ki:
Resûlullah (s.a.v.)'e
Kadir gecesinin hangi gece olduğu soruldu. Resûl-i Ekrem de es-Sahbâvât denilen
yerde konakladığımız geceyi hatırlayanınız yok mu? İşte o gece Kadir gecesiydi,
buyurdu. Ben de:
Ya Resûlallah' o geceyi
ben hatırlıyorum. 27. geceydi diye cevab verdim." Ahmed b. HanbePin İbn
Ömer'den rivayet tettiği bir hadiste de Resûl-i Ekrem Efendimiz'in; "Kadir gecesini ramazanın 27. gecesinde
arayınız" buyurduğu [Ahmed, A. el-Bennâ, el-Fethu'r-Rabbanî, X, 289.
Müslim, sıyâm] görülmektedir. Müslim'in İbn Ömer'den rivayet ettiği şu hadis-i
şerif de Kadir gecesinin Ramazanın 27. gecesinde olduğunu ifâde etmektedir:
"Bir adam kadir
gecesinin yirmi yedinci gece olduğunu (rüyasında) gördü. Bunun üzerine Nebi
(s.a.v.):
"(Kadir gecesi
hakkındaki) rü'yalarmızın son on gün içinde olduğunu görüyorum. Binaenaleyh siz
onu bu on günün tek gecelerinde arayın"[107] buyurdular.